SüKûT-Forum
SüKûT-Forum
Yükleniyor

Gül: Bana birşey olursa...

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek

Gül: Bana birşey olursa... Empty Gül: Bana birşey olursa...

#1 C.tesi 8 Mayıs - 14:56

E-muhtıranın verildiği 27 Nisan 2007 gecesi dönemin
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, apar topar evden çıkarken yakın bir
dostunu telefonla aramış.



Gül: Bana birşey olursa... 970eae447e5b7f4e953

Milliyet gazetesinde Devrim Sevimay imzasıyla
yayımlanan haber şöyle:

Hasan Cemal "Türkiye'nin Asker Sorunu"
adlı kitabında "Ey asker siyasete karışma!" diyor. Cemal'in kitabına
göre e-muhtıranın verildiğini öğrenen dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah
Gül apar topar evden çıkarken yakın bir dostunu arayıp şöyle diyor:
"Eğer bana bir şey olursa ailem sana emanet"

Meslekte 40 yılı
geride bırakan gazeteci Hasan Cemal sekizinci kitabını yazdı:
"Türkiye'nin Asker Sorunu." Kitabın üzerinde bir de logo var: "Ey asker,
siyasete karışma!"

Hasan Cemal, bu kitapla ilk kez meselenin
tam adının konmuş olduğunu söylüyor. Cemal, "Türkiye'de asker sorununun
anlatıldığı pek çok kitap yazılmıştır, ama ilk kez Ale-vi sorunu gibi,
Kürt sorunu gibi, türban sorunu gibi, bir sorun olarak meselenin adını
koyuyoruz" diyor.

Doğan Kitap'tan 12 Mayıs'ta çıkacak çalışma
toplam 557 sayfa. Hasan Cemal'in kitabı tasarladığı ilk tarih 2006.
Hrant Dink'in öldürülmesi çalışmalarına uzun bir süre ara vermesine
neden olmuş. Kitapta Cemal'in önceki yazılarından, gazeteci Mustafa
Balbay ve Emekli Oramiral Özden Örnek günlüklerinden, konuyla ilgili
başka gazetecilerin yaptıkları çalışmalardan, davalardan,
iddianamelerden alıntılar var, ancak bize göre en dikkat çekici bölümler
Hasan Cemal'in yıllardır bir kenara yazıp çekmecesine attığı notlar. O
notlar dahil hepsini belli bir kronolojik düzen içerisinde derleyen
Cemal kitabında örnekler üzerinden askerin siyasetteki etkisini
inceliyor.

Konu, Türkiye'nin gündemindeki en önemli konularından
da biri olduğu için Hasan Cemal'le uzun bir söyleşi yaptık. Cemal'in 28
Şubat özeleştirisinin yanı sıra kendisinin pek çok kesime yönelttiği
eleştirilerinin de yer aldığı söyleşiyi yarından itibaren okuyacaksınız.
Bugün ise pek çoğuyla ilk kez karşılaşacağınızı tahmin ettiğimiz
kitaptaki notlardan alıntılar yapıyoruz. İşte o notların en çarpıcı
olanlarından biri:

Aman Allahı'm tarih tekerrür mü edecek?

Ankara,
27 Nisan 2007

Çankaya'da Dışişleri Konutu, eski deyişle
Hariciye Köşkü.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turu dolayısıyla
yorucu ve gergin bir gün geçirmiş olan Ak Parti'nin cumhurbaşkanı adayı,
Dışişleri Bakanı Abdullah Gül çalışma odasında bilgisayarının başında
internette dolaşırken dinlenmeye çalışıyor.

Eşi Hayrünnisa Hanım
ise televizyonda "Hatırla Sevgili" dizisini izliyor. Menderes'in,
Polatkan ile Zorlu'nun darağacında biten acıklı sonlarını düşündükçe
gözyaşlarını tutamıyor. Bir ara Abdullah Bey'in yanına gidiyor, ekrana
gözü ilişince:

"Aman Allahım!" oluyor ilk tepkisi. "Televizyonda
seyrettiklerimizi aynı mekanlarda bir daha mı yaşayacağız?.. Tarih
tekerrür mü edecek?.."
27 Nisan Muhtırası verilmişti.

Geceyarısı
haber kanallarında Genelkurmay'ın "e-bildirisi" okunuyordu. Genelkurmay
Başkanlığı'nın sitesinde yayınlanan bildiriyle asker, Gül'ün Çankaya
yolunu kesmek için siyasal tarihimize yeni bir müdahalenin
antidemokratik bir sayfasını daha ekliyordu.

Abdullah Gül bir
koşu üst kata çıkar, giyinir, kısa bir süre sonra yine aynı hızla aşağı
iner. Hayrünnisa Hanım, belki de kocasını ilk kez her şeye bu kadar
hazırlıklı bir halde görüyordu. Gül de eşine her şeye, ama her şeye,
ölüme de, alıp götürmelere de, tutuklanmaya da hazırlıklı olması
gerektiğini söyledikten sonra ekler:

"Hazırlıklı ol, ama aynı
zamanda metin ol!"


Bu arada Gül çok yakın bir arkadaşına
telefon eder:

"Bana bir şey olursa, ailem sana emanet..."

27
Nisan Muhtırası'nı izleyen o sıcak saatlerde, belki daha doğru deyişle
dakikalarda Gül ile partili arkadaşları arasında yaşanan hızlı bir
telefon trafiği sonunda, Gül'ün iç dünyası şöyle tarif edilebilirdi:

"Ne
12 Mart'taki Demirel gibi şapkayı alıp gidecektik, ne de 28 Şubat'taki
Erbakan gibi elimiz titreyecekti. Direnecektik, direnebildiğimiz
kadar... Hiçbir şey olmamış gibi bırakıp gitmeyecektik."
D.S.'nin
notu: Hasan Cemal'le söyleşimiz sırasında sizin de şimdi muhtemelen
merak ettiğiniz soruyu kendisine sordum: "Cumhurbaşkanı'nın ailesini
emanet ettiği arkadaşı kimmiş, en azından siz öğrenebildiniz mi?" Hasan
Cemal, "Anlatan bana da söylemedi" dedi. "Anlatan kim?" diye merak
ederseniz, onun için de Cemal "En birincil ağızlardan biri" demekle
yetindi.









Kaynak: milliyet
Carucci
Carucci
Haberdar
Haberdar

Mesaj Sayısı : 2043
Yaş : 140
Kayıt tarihi : 13/12/09
Nerden : Almanya
Rep Gücü : 5582
Rep Puanı : 17
Uyarı : Seviye 1

http://www.binnurkayafan.yetkinforum.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Gül: Bana birşey olursa... Empty Geri: Gül: Bana birşey olursa...

#2 C.tesi 8 Mayıs - 14:58

İlginç. Bir dönüm noktsı yaşanmış demek ki
MseyKa
MseyKa
Hükümdar
Hükümdar

Mesaj Sayısı : 10124
Yaş : 32
Kayıt tarihi : 06/11/08
Nerden : Vücud İkliminden
Rep Gücü : 22698
Rep Puanı : 147
Uyarı : Seviye 1

http://sukut.forum-pro.net

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön


Konuyu Paylaş...
Konu Linkleri
URL:
BBCode:
HTML:
 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz